Futbol Borsada Oynanmaz Arsada Oynanır

Adana Demirspor, 1940 yılında, demir-yolu işçileri tarafından kuruldu. Kurulduğu yıllarda yeni Demir-yolu işçilerinin katkı ve aidatları ile ayakta kalan Kulüp, bugün kentin dinamikleri adı verilen kişilerin, taraftarların ve yeni Demir-yolu İşçilerinin çabaları varlığı ile sürdürüyor.

Futbol Borsada Oynanmaz Arsada Oynanır
Abdullah Korkmaz
Abdullah Korkmaz
31 Mart 2017 Cuma 00:52

Adana Demirspor, 1940 yılında, demiryolu işçileri tarafından kuruldu. Kurulduğu yıllarda yeni demiryolu işçilerinin katkı ve aidatları ile ayakta kalan Kulüp, bugün kentin dinamikleri adı verilen kişilerin, taraftarların ve yeni Demiryolu İşçilerinin çabaları varlığı ile sürdürüyor.

Belkide Adana Demirspor-luların direniş hikayesi, takımları kurulmadan 13 yıl önce, 1927'deki Adana Demiryolları Grevi ile başlamıştı...

Ağır çalışma koşullarına ve ücretlerinin ödenmemesine isyan eden işçiler, greve giden. Şirket sahiplerinin askerleri arkasına alarak bu direnişi engeleme çabası ve direnenlere zulmetmesi karşısında Adana halkı  da ayaklanır, grev bir halk hareketine dönüşür... Adana Demirspor, 1940 yılında, demiryolu işçileri tarafında kuruldu. Kurulduğu yıllarda yeni demiryolu işçilerinin katkı ve aidatları ile ayakta kalan kulüp, bu gün kentin dinamikleri adı veren kişilerin, taraftarların ve yine demiryolu işçilerinin çabaları ile varlığını sürdürüyor. Adana Demirspor'un taraftar grubun adı ise ŞİMŞEKLER grubu. Gelin, şimşekler'in kim olduğunu ''Biz Adana Demirsporluyuz, yükselenimiz çArşı'' diyen RedHack'in cümlerinden okuyalım: ''Dünyanın sayılı taraftar gruplarından biridir ŞİMŞİKLER ve bizlerin gözünden; dirinen, hesapsız, inanmadığı şey için harekete geçmeyen ama inandığı doğrular üzerinden en küçük tavizi olmayan; Tabir yerindeyse herşey ile halkın takımıdır. En önemlisi bugün açıkça faşizmin kitle ruhunu yaşatan taraftar gruplarına inat diğer tüm takımlardan kolayca ayrılan bir kitledir. Yaşadığı, sepilip büyüdüğü topraklara sıcaklığını ve beraketini temsil eder bizler için. Bizler Çukurova'yı Yaşar Kemal'in satırlarından; Ahmed Arif'in dizelerinden;Abidin Dino'nun fırça izlerinden; Yılmaz Güney'in Umut'unda; Müslüm Gürses'in fısıldadığı tekstil işçilerinin sabahlayan gözlerinden sevdik...''

ADANA'DAN KOMÜNİST BİR TAKIM GEÇTİ...

2009 Yılında Şimşekler grubu'nun yoğun isteteği üzerine, İtalya'nın Komünist Takımı Livorno, Başkan Bekir Çınar önderliğinde Adana'ya davet ediliyor ve Adana Demirsporlarının bu isteteği Livorno cephesi'nden kabıl görüyor. Gerekli yazışmaların ve karşılaşmanın ayarlanmasının hemen ardından Livorno takımı Adana'ya ayak basıyor. Takvimler 2009'un Eylülünün gösterdiğinde Livornolu'lar Adanalı'larca''İtalyalı Komünistler Hoşgeldiniz!'' Pankartıla karşılanıyor. Liman emekçilerinin takımına ilk olarak Adana kebabı yediriliyor. Maç gecesi belkide Türkiye'nin en renkli stad atmosferi yaşanıyor. Orak çekiçler; Deniz Gezmiş;''Faşizme hayır'' ''Endüstriyel futbola hayır'', ''Hasta Siempre'' pankartları ve dillerde Çaw Bella ile 5 Ocak Stadı tam bir devrim atmosferine dönüşüyor. Maçta renklerin kardeşliğe  Endüstriyel futbolun zararına dikkat çekiliyor. İtalyalı bir komünistin elin de  Deniz Gezmiş bayrağı ile Berlusconi'ye küfretmesi, Adana Demirsporlu bir taraftarın''Allah'na kurban lan Gardaş'' diyerek Livorno taraftarına sarılması aslında herşey özeliyor.

 

ADANA DEMİRSPORLU OLMAK, EN BAŞTAN ENDÜSTRİYEL FUTBOLA KARŞI OLMAKTIR!

Futbolun bir pazar, futbol kulülerinin kar getiren kurum haline dönüştüğü gönümüzde, buna en çok karşı çıkar ve direnen kulüplerden biri kuşkusuz Adana Demirspor. Ve Endüstriyel futbolun en büyük ortaklarından biri olan devlet, Adana Demirspor'un kapısının yeni Stad projesi ile çaldı. Düşününen o ki, şehrin göbeğnde bulunan Stad yıkılıp yerine AVM yapılacak, yeni Stadyum da şehir dışına taşınacak. Bu kunuyu taraftarla konuşuyorum. Çağrı Baytok, 23 yaşında ve işçi, Stadın yıkılacak olması kosunda ''Tamam, Stad eski, peki neden yıkıp yerine yenisini yapmak varken evimiz dediğimiz yerden uzaklaştırıyoruz? Kaldı ki, yakınlara Optimum açılmışken, bir daha AVM yapılması şart mı? burası bizim evimiz ve biz evimizi rant sahiplerine, Endüstriyel Futbolu bize dayatanlara yedirmiyeceğiz. Direneceğiz!'' diyor. Biz bunları konuşurken, taraftarlardan Caner Üzüm ilişiyor yanımıza, ''Stadın yerine AVM yapılması demek, burada bulunan esnafların yok olması demek. Stad çevresindeki esnafın gelirini büyük ölçüde taraftarlar sağlıyor. Maç günleri, tezgahında Kebap ve Şalgam satan emekçiler, kafe sahipleri, dürümcüler AVM ile rekabet edemez'' sözüyle aslında çok önemli bir noktaya değiniyor. Çünkü Adana'da Kebap'da, Şalgam'da Endüsrtiyelleşiyor. Birçok yere açılan ve Elit kesime hitap eden Kebapçılar, tadını aldığında'Şalgam mı bu ?' dedirten Şalgam Fabrikaların Şehirde giderek sayılarını artırıyor.

ADANA DEMİRSPORLULAR FATİH TERİM'İN İSMİNİ BİLE DUYMAK İSTEMİYOR

Aslında Adana Demirspor taraftarların canını sıkan birçok neden var, ama onların renkleri Mavi, onlar umudun yoldaşı... geçtiğimiz günlerde 5 Ocak Stadyumu'nun ismi sabahın erken saatlerinde hiç kimseye sorulmaksızın 5 Ocak Fatih Terim Staduyumu olarak değiştirildi. Fatih Terim, Adanalı, Adana Demirspor'un yetiştirilip futbol dünyasına armağan ettiği bir isim. Kendilerine sorulmadan böyle bir işe kalkışmalarına öfkelenen 5 Ocak'ın sahipleri, ilk fırsatta ''Burası 5 Ocak, Fatih Terim ne ayak?'' Tezahüratların ile Stadyumu inletti. Fatih Terim'i kendileri biri olarak görmediklerini şöyleyen taraftarlar Stadın isminin değişmesine, değişecekse de bu ismin Fatih Terim olması şiddetle karşılar. Peki neden Adana Demirspor taraftarı ile Fatih Terim'in yıldızı barışmıyor? bu soruyu, üzerine Yılmaz Güney'in resmi basılı olan atkısıyla takımını desteklemmeye gelen Gökhan Çelik'e soruyorum. Gülümsüyor. ''sence?'' diyor. Bir kaç saniye birbirimize bakıyoruz sadece gülümsiyerek. Aynı şeyleri düşünüyoruz belkide o an Gökhan kararlı bir ses tonuyla ''Adana'ya ve Adana futboluna hiç bir şey vermemiş, yetiştiği Kulübe sırtını dönmüş birinin ismini Stadımıza verilmesini kabul etmiyoruz. Fatih Terim'in ismi Adana'da çöp kutularına dahi verilmesin. Her seferinde itidar sahiplerinin savunculuğunu yapan, en iyi dostlarından biri Mehmet Ağar olan Terim'in Dmeirspor ruhu ile alakası yoktur. Kendisi Galatasaray'ı çalıştırırken UEFA kupasını kazanıp, dünyaca şöhrete kavuştuğu günlerde Adana Demirspor'un kapısına kilt vuruluyordu. İnsanlar bu soylu kavgaları için açlık grevine gittiler. Terim, Adana Demirspor'u o en zor günlerinde yalnız bırakmıştır. O Galatasaray'ın ebsanesidir. Adana Demirspor'da sadece futbol oynamış birisidir artık bizim için. Eğer Stadın ismi değişecekse, ya gerçek bir Adana Demirsporlu olan Yılmaz Güney'in yada büyük efsanemiz Muharrem Gülergil ismi verilsin'' diyor Gökhan. O anda Yılmaz Güney'in ceza evinde Adana Lisesi'nden arkadaşı Yavuz Pağda'ya yazdığı mektubu anımsıyorum. ''Sevgili kardeşim, Demirspor bu yıl 1. Lige geçerse çok sevineceğim. Muharrem Abi'nin çabaları boşa çıkmasın artık. Sivas yenilgisine üzüldüm'' diye başlıyor Çirkin Kral'ın mektubu ve ''çok selam şöyle Muharrem Abi'ye. Yürekten başırılar diyorum. İlerde çıkmak nasip olursa faydalı olmaya çalışıcağım Muharrem Abi'ye ve Demirspor'a. Öperim hepinizi. Selam''diye son buluyor. 

Haber Kaynağı Oluşturan: Samim Emre 


İlgili Galeriler
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
ADANA DEMİRSPORLUDUR - 7 yıl önce
Yazım yanlışları da düzeltilirse on numara olur.